Karanlığın Işığı Yoktur - Melike Paslı
- kibritfanzin
- Feb 27
- 3 min read
Tam bölümü tanımlayan başlık oldu.Zira anlatacaklarımı benim hisseden - tabii yeraltında yaşayarak hisseden- çok okuyucum var biliyorum. E tabii ki gerçeklik dışı betimlemelerle anlatmayı düşünüyorum. Çünkü bu öylesine bir duygu değil, daha doğrusu nadide bulunan bir çiçek gibi ,ruhumun en ücra köşelerinde duran, ara ara yüzümü güldüren, sanki çok farklı bir dünyaya yelken açtıran ve o dünyanın ne kadar huzur dolu olduğunu hissettiren bir duygu olacağı için haliyle bu hissiyatı basit betimlemelerle anlatmayacağım. Nasıl ki nadide çiçeği anlatırken , ender bulunan , çok hoş, her koklayışınızda sizi uzak diyarlara götürüyor diyerek anlatıyorsak, bu hissi de gerçeklik dışı katarak anlatmak doğru olacaktır. En azından aynı hissiyatları yaşayanların dostu olabilirim. güzelim çiçeği nasıl aa ne güzel pembe çiçek dersek o çiçeğe hayatında gördüğü en büyük hakareti etmiş oluruz.
Aslında hikayenin anlatılacağı , daha doğrusu bütün duyguların orada döneceği yer yeraltı olacak. Aslında bu benim savım."Yeraltında yaşayanlar hisseder" Peki yer üstünde yaşayanların beşeri duyguları yok mu? Yani var ama gelişmiş değil. Güneşin altında yaşamakla betonun altında yaşamanın büyük bir ayrımı var. Ama güneşin altında yaşayanların gözlerini kamaştıran onların ruhlarına kadar sızan ışıkta var. Bu kadar hoş kavramlara dolu dolu sahip olan güneş ülkesi insanlarının ruhunda elbette ki olumsuz kavramlara yer olmayacaktır. Bir şeyleri hissedecek, ruhsal doyum yaşayacak ve hatta çok mutlu ve huzurlu olacaklardır. Peki bu güneş ülkesi sakinleri, yeraltı sakinleri hakkında ne düşüneceklerdir, daha doğrusu onların orada olduklarını bilecekler midir?
Bilecekler... varlıklarından her daim haberleri olacak ama onlar gibi hissedemeyecekler...Peki böylesine hoş,zengin yüreklere sahip güneş ülkesi insanları neden onlar gibi hissedemiyor?
Bu soruyu ilerde açıklamak istiyorum çünkü şu an yeraltı insanlarının nasıl olduklarını anlatmak gerekiyor.Yeraltı insanları da yerüstü yani güneş ülkesinden haberleri var. Yeraltında olmalarına , hatta bir sıfır geride olmalarına rağmen, bazı duyguları görebilir, hissedebilir hatta yerüstü insanlarına göre bu duyguların önemini daha iyi anlayabilir. Peki neden böyle, bu nasıl mümkün? Az önceki sorunun cevabını şimdi vermek daha iyi olacaktır.
Çünkü her iki tarafında birbirinden haberdar olmalarını sağlayan , betonun hemen üstünde yuvarlak delik var. güneş ülkesinin ışığı delikten öyle bir süzmektedir ki yeraltındakiler bunu görür. Görmekle kalmaz hisseder, empati yapar. Yerüstündekilerin mutluluğu anlıkta olsa yüreklerine kadar iner. Orada her şeyin yolunda gittiğini, insanların mutluluk serhoşu olduklarını bilir. Bunu da o delikten süzen ışık sayesinde bilirler !
Peki yerüstü yani güneşin altında yaşayanlar neden yeraltındakiler gibi empati yapamaz?
Bu soruya vereceğim yanıt "çünkü karanlığın ışığı yoktur." olacaktır. Başta da dediğim gibi onlardan haberdardırlar fakat hislerini anlayacak kadar empati yapamazlar. Evet orada bir yaşam var hatta belki de karanlık, ışıksız bir yaşam...belki de mutsuzlar... diyebilirler sadece. Empatiyi ise yalnızca yeraltındakiler yapabilir. Çünkü o ışık süzmesi , yerüstü sakinlerinin huzurunu hissettirecektir. Işın gibi içeri süzen ışık karanlıklarını deldiklerinde yürekleri hoş bir duyguyla kaplanacaktır. Bu duygu öylesine hoştur ki kısa bir saniye de olsa kendilerini yerüstünde yani güneşin altında hissedeceklerdir, bunu hissettikleri anda yüzlerine öyle bir tatlı gülümseme yayılır ki, ruhsal bir dinginliğe geçerler. Ama bu çok kısa sürer, çünkü hala karanlık betonun altındalardır. Yine de o süzme sayesinde , güneş ülkesi insanlarına karşı empati yaparlar.
Bu savımı şöyle anlatarak ufak detay verebilirim. Karanlık odada oturduğunuzda , odanızın karanlığı koridora yansımaz. Ama koridordaki açık ışık odanızın içini komple aydınlatmasa da kapınızın ucuna kadar aydınlatacaktır.
Eminim okuyucularımın arasında yeraltında yaşayanların saniyelik de olsa huzurun doruklarına çıktığı gibi hissedenler vardır. Dilerim ki ben de dahil olmak üzere o saniyelik duyguyu bir an önce yaşayabiliriz. Ve eminim ki bu huzur veren duygunun kıymetini - olur da bir gün yerüstüne çıktığımızda yaşarsak- çok daha iyi bileceğiz.

Commentaires