CUMARTESİ DENEMELERİ Olasılıklar Toplamı - Ahmet Durmuş

Gece yarısından sonra çoğu kez evime yayan dönerim. Sokak köşelerine bırakılmış siyah çöp poşetlerini, o çöp poşetlerinin etrafında gezinen birkaç uykusuz kediyi, gece kulüplerinin önlerindeki askılı mini elbiseli kadınları ve bağırları açık sarhoş erkekleri, kepenkleri inmiş hediyelik eşya satıcılarını, vitrinlerinin ışıkları hala açık pastaneleri, yarı açık yarı kapalı kafeleri ve gece müşterilerini bekleyen marketleri, sayıları azalmış yayalara aldırış etmeden üstünkörü karanlık yolda gazlayan otomobilleri, bazen yolcu bakınarak ansızın yavaşlayan taksileri kulağıma çalınan fiskoslar içinde görürüm. Fakat hepsinden önemlisi arta kalan günden şehrin yorgun caddesinin üstündeki Spor Toto bâyisi beni kendi dünyasına çeker. Küçük şans büfesi, soğukta sallanan çelimsiz umut afişlerinin içinde âdeta kendi içine gömülmüş, tekmil tâlihin sihirli rakamlarını, indirdiği kepenginin içinde sabaha kadar kimsecikler çalmasın diye saklamaya koyulmuştur.

Kırık bir kader içime bağdaş kurur oturur oracıkta.

°°°

Bazen yolumun üstünde açık bir fırına girerim. Bir küçük ekmek alırım. Elimde ekmek poşeti, sonra balkonlu bir evde yaz gecesi gibi gülümser dünya bana. Durmadan kırmızısı yanıp sönen trafik ışıklarının telâşı yüreğimde, bu da olasıdır, aklımdan çok basamaklı bir kederi, başka çok basamaklı gülümser ânlarla toplarım. Olasılıklar toplamı. Nedir, bu ifade çöp tenekelerinden birdenbire fırlayan bir kedi gibi çıkar önüme. Çıkar sarı, çıkar leopar, çıkar ekmek, çıkar bahar, çıkar rüyâ.

Eve gelirim. Çok gecedir.

°°°

Kesik kesik sefalet öksüren bir sokak lambasının altında kalmıştır olasılıklar toplamı. Hilesiz bir gülümsemeyi kapı eşiğinde ulu orta bırakınca, tâlihin o gülümser dudaklarının gözlerime temas etme olasılığının altında kalmıştır ömrüm.

°°°

Kalmıştır Yılmaz Güney'in Umut filminde bir yanım.

°°°

Umut, çok siyah beyazdır.

°°°

Olasılıkları bir hesap makinesi ile topluyorum.

Fazla basamaklı bir renktir sarı. Fazla leopardır bahar. Fazla ekmektir rüyâ.

°°°

Tâlih nedir diye çok düşündüm. Baht nedir, nedir kısmet, çok düşündüm nedir şans. Kader nedir diye çok düşündüm. Gece yarısından sonra çok düşündüm, sabaha kadar. Sabaha kadar, nedir kader diye düşündüm.

Anladım göksel bilmeceyi: Kader, kadar'dır. Kadar, kaderdir.

°°°

Sabaha kadar düşündüm: geceler benim kaderim.

°°°

Gece yarısından sonra çoğu kez evime yürüyerek gidiyorum. Bir leopar çıkıyor bazen karşıma. Spor Toto bâyisinin kapalı kepengi ardında kalmış talihli rakamlar birdirbir oynuyor, bu da tuhaftır, o leoparın sevimli gözlerinde. "Olasılıklar toplamı" diye bir söylence. Bir kızın dudak boyasından "eve hep geç gelen bir babanın" ayak seslerine düşüyor.

Nedir, çok düşündüm tesâdüf nedir, nedir rastlantı, nedir bu hafta Valencia'nın Real Madrid'i Estadio Mastella'da yenme olasılığı, nedir o kızın Yılmaz Güney'in Umut filmini seyretme ihtimali, nedir o erkeğin hadeste avukat kızla karşılaşıp aşık olma olasılığı, nedir çok rakamlı gece yarısı saatinde bu şehirde bir yağmur yağma ihtimali, çok düşündüm nedir fazla yüksek rakımlı bir kentte havaya rastgele atılan hilesiz bir şapkanın denize düşme olasılığı?