90'lar ve Torpil - Murat Mert Karaman

90’ların çocukları çok net hatırlar; “torpil” diye fitili ateşlendiğinde “ssssssss” diye patladığında ise yüksek ses çıkaran eğlencelerimiz vardı. Bayramlarda toplanan paralarla torpil, kız kaçıran, füze, çatapat, mantar tabancası alır eğlenirdik. Bunları ateşler ve hemen uzaklaşıp patlamalarını bekler ve mutlu olurduk. Çevreye verdiğimiz rahatsızlık asla umumuzda değildi çünkü rahatsızlık verdiğimizi düşünmezdik. Herkes bizim gibi eğleniyormuşçasına umursamaz, kahkahalarımızı atardık.

İlerleyen yaşlarımızda bu “torpilin” nasıl rahatsızlık verebileceğini bizden başkaları kullanmaya başladığında anlamıştık. Torpil; patlayıcı toz yahut barutun bir yapı içerisinde sıkıştırılması ve ateşlenmek üzere bir fitil yerleştirilmesi üzere oluşmuş patlayıcı maddedir. Diğer anlamı ile savaş gemilerinde sualtı silahı olarak kullanılan büyük bombalardır. Peki, torpil nasıl yapılır? Zararları nelerdir? Torpilden nasıl korunuruz?

  Basitçe torpilin yapımını tanımı ile birlikte açıklamış bulundum; askeri alanda ise mühendislik gerektirmekle birlikte daha güçlü patlayıcı ve ateşleyiciler devreye girer. Bizim için hemen hemen hepimizin bildiği feza torpilleri ve “kohumbazlık” torpili en önde gelen iki torpil biçimidir. Feza torpillerine baktığımızda gerek tane ile gerekse kutu şeklinde satın alınabilir, kibrit yahut çakmak yardımı ile yakılır ve patlatılır. Yüzler güler ya da sesten rahatsız olunabilir. Bu tip torpillerin zararı, canlı ya da cansız varlıkların patlama esnasında teması ile yüzeyde hasar ya da yaralar meydana getirebilir. O nedenle korunmak için canlılardan ve yangın tehlikesinden uzak alanlarda patlatılmalıdır.

  Kohumbazlık dediğimiz torpil çeşidine geldiğimizde ise; onun nasıl yapılacağını güç sahipleri bilir ve belirler. Bir kâğıda yazılan not ya da açılan bir telefonla yapılabilmekte olup; sonuçları büyük zararlar meydana getirir. Bunlardan başlıcaları; basiretsiz yöneticiler, liyakatsiz sistemler, haksız kazançlar, kibir, işgüzarlık, ihaleye fesat, hainlik ve yavşaklık gibi zararlardır. Her ne kadar barut ve fitili olmasa da bazen ses çıkarır ve patlama meydana getirirler. Bu patlamalar gerek torpil yapılan şahsın adı gerekse yapılan torpil miktarındaki artış olarak dile gelir. Özellikle canlı varlıklar içerisinde yapılan bu tür eylemlerden korunmak her ne kadar mümkün değilmiş gibi görünse de aslında oldukça mümkündür. Yeter ki her yuvada verilen ilk derslerde olduğu gibi dürüst, onurlu, vicdanlı, vatansever insanlar olmayı hedef bilelim.

Hain puştlar zaten o zaman el kaldıracak, o torpiller ellerinde patlayacak. Fitili ateşlemek için her zaman bir Kibrit’imiz olacak.